Vucudumuz bize ne anlatiyor? Farkindaligimizi artiralim

Hani esimize, sevgilimize, arkadasimiza bir seyler anlatiriz, hareketlerimizle, davranizlarimizla kendimizi ifade etmeye calisiriz da bizi dinlemediklerini, anlamadiklarini gorunce uzulur, kendimizi ceker, hatta kuser tepki veririz ya kendimizi dinlemek ya da dinlememek de bunun gibi bir sey. Keske her organizimizin, hucremizin agzi dili olsaydi neyi olduklarini bize deselerdi de ona gore doktora gitmeye karar verseydik.

Peki dili yok olunca bahanemiz mi var? nasil ki arkadasimiza kustugumuzde davranislarimizla belli ediyoruz, vucutta anormal davranarak konusmaya calisiyor bizimle. bizse ya yogunlugumuzdan farketmiyoruz bile ya da  kulak asmiyoruz, onemsemiyoruz. Peki sonra ne mi oluyor? En iyi dostumuzu ihmal ediyor ve ne kadar sansli oldugumuza gore hayatin duzunde ya da tersinde kendimizi buluyoruz.

Hadi o zaman 5 madde ile baslayalim:

  • Vucudumuzdaki anormal durumlar nedir? Mesela annem ben bildim bileli hep kabiz olan bir insandir. Kanser teshisi konulmadan once ki 1-2 ay annemde hicbir kabizlik belirtisi yoktu. Annem de doktorlar da annemin kabiz olmamisini bagirsaklarin ‘normal’e dondugune yorumladilar. Her insanin normali farklidir! Kendini bil!
  • Gecmeyen bir agrin varsa, agri kesici ise yaramiyorsa doktorlarin seni parol ile eve gondermesine izin verme. Baska hangi doktora gorunmelisin? Ikinci, ucuncu gorus her zaman onemli! Olay gittigin doktora guvenmemekte degil, seceneklerini bilmen lazim.
  • Kendini ve doktoru yanlis yonlendirme. Semptomlarini net bir sekilde soyle. acaba midemden mi, bagirsagimdan mi, psikolojimden mi demek yerine ne sikintin oldugunu soyle. Baskalarinin soylemleriyle de kafani bulandirma. Herkes ondan bundan duyduklari seylerle bilge geciniyor. Seni senden baska kim daha iyi bilebilir?
  • Erteleme! Elindeki minik yaraysa bile gecer deyip acik birakma. Bir enfeksiyonla kucucuk yara, kocaman soruna donusebilir.
  • En onemlisi de vucudun dile gelmesini beklemeden her sey yolunda mi diye sormak ona… Ozellikle yas almaya basladikca. Duzenli doktora gorunmek, duzenli test yaptirtmak. Panige kapilip, etrafta hastalik hastasi olarak dolasalim demiyorum. Tedbirli olalim ki sonradan ‘keske’ yerine ‘iyiki’ diyelim…

Simdi gelelim yumurtalik(Ovarian) kanserinin su kendini gec belli ettigi semptomlarina

  • Karin agrisi: hani dogum sancisi gibi olur ya da bobrekte tas varsa onun agrisindan duramazsin ya ondan bahsediyoruz. Su icersin, bi yudum corba icersin agrin daha da artar. Parolla falan gecmez, hafiflemesiyle kendini kandirma
  • Karin sisligi: Karninda davul gibi olur; her karin sisligi gaz degildir sayin doktorum. hemen teshis koyma.
  • Bagirsak/mesane aliskanliklarinda degisiklik: Normalde insanlar tuvalete rahat gidebildikleri icin kabizlik sorunmus gibi dusunuluyor. Degisiklik demek senin normalinin degismesi. Bir anda kabizlik mi oldu, normale gore daha cok mu tuvalete cikiyorsun, gazini cikaramiyor musun, daha cok mu gaz olustu…
  • Kasikta baski
  • Istahsizlik
  • Kilo kaybi
  • ….

Bu belirtilerin olusmasini beklemeden duzenli  jinekolojik muayeneler, doktor kontrolüne gidilmesi de altin kural.

Bir de merak ediyorum acaba CA-125 protein testini guzelce anlatilsa insanlara ve suphe duyuldugunda degil de duzenli olarak yapilsa, daha erken teshis edilemez mi? (Belki bir doktor yardimci olur anlamamda?)

Hani yukarida ne kadar sansli oldugumuza gore demistim ya, bir kadinin hayatinda over kanseri olmasinin ihtimali 1% mis.  1 % olasiligi kucumsemememiz lazim.

Not: Farkindaligimizi artiralim…

 

3 Replies to “Vucudumuz bize ne anlatiyor? Farkindaligimizi artiralim”

Comments are closed.